AYESOB Başkanı Künkcü’den TÜRMOB’a Sert Tepki: Esnaf Odalarını Hedef Alan Açıklamalar Reddedildi
Aydın Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AYESOB) Başkanı Muhammet Ali Künkcü, Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) tarafından yapılan ve 586 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’ni gerekçe gösteren açıklamalara sert tepki gösterdi. Künkcü, bu açıklamaların esnaf odalarını hedef alan bir itibarsızlaştırma girişimi olduğunu belirterek, tüm tarafları sağduyuya davet etti.
TÜRMOB’un Açıklamaları Hadleri Aştı
AYESOB’un ev sahipliği yaptığı ve Aydın’daki 82 oda ile 52 bin esnafı temsil eden birlik, TÜRMOB’un esnaf ve sanatkar odalarına yönelik eleştirilerini masaya yatırdı. Toplantıda konuşan AYESOB Başkanı Künkcü, TÜRMOB’un esnaf odalarını yetersiz, denetimsiz ve teknik bilgiden yoksun yapılar olarak göstermeye çalıştığını vurgulayarak, bu yaklaşımı kesin bir dille reddetti.
Künkcü, esnaf odalarının keyfi oluşumlar olmadığını, 5362 sayılı Kanun ile kurulmuş kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşları olduğunu hatırlattı. Yüz binlerce esnafın kayıt altına alınmasında, belge düzeninin sağlanmasında ve kamu ile esnaf arasında köprü kurulmasında hayati roller üstlendiklerini belirtti. Künkcü, TÜRMOB’un bu görevleri yok sayan söylemlerinin bilinçli bir itibarsızlaştırma çabası olduğunu ifade etti.
26 Yıllık Tecrübe ve Esnaf Odalarının Rolü
Başkan Künkcü, esnaf odalarının 26 yıldır basit usulle vergilendirme kapsamındaki muhasebe kayıtlarını titizlikle yürüttüğünü vurguladı. Mevzuata tam uyumlu bir şekilde gerçekleştirilen bu faaliyetlerin yok sayılmasına anlam veremediğini dile getiren Künkcü, odaların amacının muhasebecilerle rekabet etmek değil, esnafa hizmet etmek olduğunu belirtti. Künkcü, “Dün esnafımızın muhasebe işlerini nasıl yapıyorsak bugün de aynı titizlikle devam edeceğiz” dedi.
Tebliğ, Esnafın Yükünü Hafifletme Amacı Taşıyor
586 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’ne ilişkin açıklamalarda bulunan Künkcü, tebliğin amacının mali müşavirleri devre dışı bırakmak olmadığını söyledi. Tebliğin, küçük sermayeli esnafın gerçek usule geçişini kolaylaştırmak, kayıt dışılıkla mücadeleyi güçlendirmek ve esnafı ağır mali yükler altında ezmemek için çıkarıldığını ifade etti. Künkcü, e-fatura, e-defter gibi dijital uygulamaların zorunlu hale gelmesinin, altyapısı ve dijital okuryazarlığı sınırlı olan milyonlarca esnaf için ciddi uyum sorunları yaratacağını belirtti.
Denetim Yetkisi ve Hukuk Devleti İlkesi
Denetim yetkisinin her zaman Vergi İdaresi Başkanlığı’nda olduğunu hatırlatan Künkcü, esnaf odalarının denetçi değil, rehber ve kolaylaştırıcı konumunda olduğunu söyledi. Tebliğin, işlemlerin yetkilendirilmiş meslek mensupları gözetiminde yürütüleceğini açıkça belirttiğini ifade eden Künkcü, “başıboşluk, denetimsizlik ve hukuksuzluk” iddialarının ya mevzuat bilgisizliğinden ya da kasıtlı bir çarpıtmadan kaynaklandığını savundu. Künkcü, esnaf odalarını “oy kaygısıyla hareket eden yapılar” olarak nitelendirmenin ise iftira niteliğinde, ağır ve kabul edilemez bir suçlama olduğunu sözlerine ekledi.
Künkcü, anayasal bir hak olan avukatsız kendini savunma hakkına karşın, TÜRMOB’un fiilen zorunlu aracı haline getirilmesinin hukuk devleti ilkesiyle çeliştiğini belirtti. Bu tür ayrıcalıkların kaynağının sorgulanacağını vurguladı. Künkcü, esnaf odaları olarak bu alanlarda gerekli hukuki ve kurumsal mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerini kaydetti.
Esnafın Sabrı Zayıflık Değil, Haklı Mücadelesidir
Son olarak Künkcü, esnafın ağırbaşlı ve sabırlı olmasının, haksızlığa boyun eğeceği anlamına gelmediğini ifade etti. Küçük esnafın krizlerle boğuştuğu bir dönemde TÜRMOB’un yanında olmadığını, yük paylaşmadığını ve ağır vergi denetimlerine karşı tepki göstermediğini hatırlattı. Künkcü, “Bu nedenle esnafın sabrı zayıflık, esnaf odalarının ve birliklerin sağduyusu da asla teslimiyet olarak görülmemelidir” diyerek sözlerini tamamladı. Bu düzenlemenin esnafın lehine olduğunu belirten Künkcü, tehditkar ve ayrıştırıcı dil yerine iş birliği ve ortak aklı tercih etme çağrısında bulundu.
