Kuşadası Kıyıları Üzücü Bir Manzaraya Sahne Oldu: Bir Haftada Üç Deniz Kaplumbağası Hayatını Kaybetti
Aydın’ın gözde turizm merkezlerinden Kuşadası’nda, son yedi gün içerisinde üç deniz kaplumbağasının cansız bedeninin kıyıya vurması, bölge halkını ve çevre gönüllülerini derinden üzdü. Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSK) tarafından kamuoyu ile paylaşılan bilgiler, bu nadir canlıların karşı karşıya olduğu tehlikeleri bir kez daha gözler önüne serdi.
Ölümlerin İlk Bulguları ve Olası Nedenler
Kuşadası’nın eşsiz sahillerinde son bir hafta içinde meydana gelen deniz kaplumbağası ölümü vakaları, ilk incelemelerde şok edici bir tablo ortaya koydu. Kıyıya vuran iki kaplumbağanın yanı sıra, Sahil Güvenlik Komutanlığı ekiplerinin titiz çalışmasıyla denizden çıkarılan bir diğer canlı ile birlikte toplamda üç deniz kaplumbağası ölü bulundu. Yapılan ön otopside, can çekişen canlıların bedenlerinde herhangi bir darp izi veya yara izine rastlanmaması, ölüm nedeninin farklı faktörlere bağlı olabileceği ihtimalini güçlendirdi.
Yapılan ilk tespitlere göre, ölen kaplumbağalardan birinin nadir görülen Yeşil Deniz Kaplumbağası olduğu, diğer ikisinin ise yaygın türlerden olan Caretta Caretta (İribaşlı Deniz Kaplumbağası) olduğu belirlendi. Bu üzücü kayıpların temel nedeninin, balıkçı teknelerinin kullandığı büyük ağlara ‘hedef dışı av’ olarak takılma sonucu boğulma olabileceği üzerinde duruluyor. Balıkçılık faaliyetleri sırasında istemeden yakalanan bu canlılar, nefes almak için su yüzeyine çıkamadıklarında hayatlarını kaybedebiliyor.
EKODOSK’tan Çevresel Uyarılara Devam
EKODOSK Başkanı Bahattin Sürücü, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, bölgedeki deniz kaplumbağalarının ölüm nedenlerine ilişkin önemli uyarılarda bulundu. Sürücü, özellikle trol ve gırgır gibi büyük ölçekli balıkçılık faaliyetlerinde kullanılan ağların, deniz kaplumbağaları için ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Ayrıca, denize atılan plastik ve naylon atıkların yutulması ve sürat teknelerinin çarpması gibi etkenlerin de bu canlıların yaşamını tehdit ettiğini vurguladı.
Bahattin Sürücü, “Denizlerimiz bu nadir canlıların yaşam alanlarıdır. Özellikle denizle iç içe olan insanların bu konuda daha duyarlı olmaları büyük önem taşıyor. Kıyı şeritlerimize plastik ve naylon gibi atıkların atılmaması, süratli teknelerin hem deniz kaplumbağalarının hem de diğer deniz canlılarının yaşam alanlarına saygı göstererek hızlarını düşürmeleri hayati önemdedir. Her an su yüzeyine nefes almak için çıkabilecek bir kaplumbağanın çarpılma riskini ortadan kaldırmalıyız,” ifadelerini kullandı.
Bilimsel Analizler ve Popülasyonun Geleceği
Bu ölümlerin bilimsel boyutunu ele alan EKODOSK, ölen kaplumbağalardan örnekler alarak DNA çalışmaları için ADÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Oğuz Türkozan’a gönderdi. Alınan ölçüler, doku ve keratin örnekleri, gelecekteki araştırmalar için değerli veriler sunacak. Prof. Dr. Türkozan, özellikle erkek bir Caretta Caretta’nın ölmesinin, popülasyonun genetik çeşitliliği ve devamlılığı açısından üzücü olduğunu belirtti. Türkozan, “Çiftleşme dönemlerinde erkek bireylerin birden fazla dişiyle çiftleşerek genetik çeşitliliği artırması, neslin devamı için kritik öneme sahiptir. Deniz kaplumbağalarının eşeysel olgunluğa ulaşması 25-30 yıl sürerken, iklim değişikliği nedeniyle gelecekte dişi ağırlıklı popülasyonlar beklenmektedir. Bu bağlamda, Kuşadası’nda hayatını kaybeden erişkin erkek bireyin kaybı, popülasyonun geleceği açısından önemli bir boşluk yaratmaktadır,” şeklinde konuştu. Sahil Güvenlik ekiplerinin denizden çıkardığı 122 cm boyundaki erkek kaplumbağanın kaybı, türün geleceği için endişeleri artırdı.
Gazete Adil olarak, bu tür olayların takipçisi olmaya ve kamuoyunu bilinçlendirmeye devam edeceğiz. Denizlerimizin korunması ve bu eşsiz canlıların yaşam haklarının güvence altına alınması hepimizin ortak sorumluluğudur.
